Artvin’in Yusufeli ilçesinde Çoruh Nehri üzerinde inşa edilen temelden 275 metre yüksekliğiyle kemer baraj sınıfında Türkiye’nin birinci, dünyanın 5. en yüksek barajı olan Yusufeli Barajı ve HES dolayısıyla Yusufeli ilçe merkezi ve 7 köy tamamen sular altında kaldı. Baraj sularından kısmen etkilenen 10 köyden biri olan Bostancılar köyü Dutdere Mahallesi'nde tarım arazileri ve ulaşımın sağlandığı tek köprü sular altında kaldı. İlçeye 9 kilometre uzaklıkta bulunan 7 haneli, 27 nüfuslu Dutdere sakinleri, geçimlerini tarım ve hayvancılıkla sağladıklarını söyledi.
Bölge halkı, evlerinin baraj kotunun üzerinde olması nedeniyle kamulaştırma ve yeni yerleşim yerinde yapılan evlerden hak sahibi olamadıkları için hayatlarını doğup büyüdükleri köyde sürdürmeye devam ediyor. Baraj kotu altında bulunan tarım arazilerinin yarısı, bazı ahır ve seraları ise sular altında kalan köylülerin ulaşım sağladığı tek köprü de baraj sularına gömüldü. Barhal Çayı kenarına kurulu mahallede yıllar önce yük taşımak için kurulan iki ilkel teleferik sayesinde ulaşım sağlayan bölge halkı, 5 öğrencinin teleferiği kullanarak okula gidip gelmesinden endişe ettiklerini ifade etti. Mahalle için yol yapımına başlanırken, bu kışı teleferikle geçirmek istemeyen bölge halkı yetkililerden çözüm bulunmasını istiyor.
Baraj suyu maksimum seviyeye ulaşınca tarım arazilerinin bir bölümü daha sular altında kalacak olan mahallede bu tarlalarda da son hasat yapılıyor. Bölge halkı, eskiden ekip biçtikleri tarlalarında şimdi olta ile balık tutuyor.
"Baraj bitti, bizim köy yolu bitmedi"
Köylerinin yarısının sular altında kaldığını söyleyen Fatma Toraman, “Köprümüz baraj suları altında kaldığı için biz de böyle zorluklar çekiyoruz. Şu anda ulaşım köyde bulunan iki teleferikle sağlanıyor. Yol yapımı başladı, inşallah tamamlanır. Baraj yapılacağı 30 yıldır konuşuluyor ama baraj bitti, bizim köy yolu halen bitmedi. Köyde hiçbir zaman araç yolu olmadı. Küçük bir köprüyle yaya yolu ile ulaşım sağlanıyor. Teleferiği yük için kullanırdık, baraj suları köprümüzü alınca şimdi biz geçiyoruz” dedi.
"Yük için kurduğumuz teleferikler ulaşım aracı oldu"
Mevlüt Toraman ise, “Önceden köprü vardı, yaya geçişlerini oradan sağlıyorduk. Fakat yük ve eşyalarımız için teleferik kullanıyorduk. Köprümüz sular altında kalınca ulaşım teleferikle yapılıyor. Tehlikeli ama mecburen geçiyoruz. Bizim mahallemizin bir bölümü su üzerinde kaldığı için kamulaştırmadılar. Yol yapımına başlandı ama geç başlandı. Yük için kurduğumuz teleferikler şimdi ulaşım aracı oldu” diye konuştu.
Hayatını hep bu bölgede geçirdiğini anlatan 70 yaşındaki Ali Toraman da, “Doğma büyüme burada yaşıyorum. Benim 15 dönüm tarım arazim kamulaştırma ile alındı. Yol kapandı, köprümüz yok, öğrenciler de teleferik kullanarak okullarına gidiyor. Yıllar önce yaptığımız teleferikleri yük ve eşyalarımızı taşımak için kurmuştuk. Şimdi köprümüzü baraj suları alınca teleferiklerle nehri geçip evimize gidiyoruz” şeklinde konuştu.
"Oldukça mağduruz"
Bölge halkından Bekir Toraman, “Yolumuz yapılmadı, köprümüz sular altında kaldı. Oldukça mağduruz. Çocukların okula gidip gelmesi, bizim işe gidip gelmemiz zor oluyor. Yolun tamamlanması 5-6 ay sürecek gibi. Çocukları teleferikle gönderiyoruz. Çocukluğumuzun geçtiği bu tarlalarda önceden meyve toplar, ekip biçer, hayvan otlatırdık. Şimdi ise oltayla balık tutuyoruz” ifadelerini kullandı.
Barajın su tutmasıyla bölgede kalan yaşam alanlarını fotoğraflayıp video ile kayıt altına alan Serhat İnce, “Burası baraj sularının en son ulaştığı köylerden biri. Bu köy mahallesinin ulaşımı tek bir köprüyle sağlanıyordu. O köprüde sular altında kaldığı için sadece teleferikle ulaşım sağlıyorlar. Burada yaşayan 5 öğrenci okula teleferik kullanarak gidiyor. Pek de can güvenliği yok. Burada yaşayanların evleri su kotunun üstünde olduğu için baraj suları evlerine çıkmıyor. Fakat tarım arazilerinin bir bölümü sular altında kalacak” dedi.