ALİ KOÇ'UN ÖĞRETİSİ

Artık söz/kelam o kadar ucuzladı ki, aklına esen/gelen konuşuyor. Konuşuyor ama suya yazı yazmak gibi kaybolup gidiyor. Havada bulut yani... Kaybolup gidiyor.

Bu konuşulanlar diş kovuğunu değil, incir çekirdeğini bile doldurmuyor.

Hani, asker silah atımı alışkanlığı kazanmak için "atış talimi"ne çıkar ya, onun gibi...

Karavana atan atana...

Özellikle siyasal yaşamda türeyen kimi politikacıların dikkat çekmek adına medyaya yaptıkları söylemler var ki... Tümüyle bu türden. Boş, kof...

Ama bu ülkede her söz/kelam boş değil tabii ki... Kimileri var ki; düşüncesiyle, eylemiyle her zaman taşı gediğine koymayı beceren kalite insanlar onlar.

Sayın Ali Koç'u bilirsiniz... Ülkemizin varsıl/zengin takımından... Hakkını teslim etmek gerekir, babadan gelen servetin üzerine yan gelip yatmayan, bu topraklar, bu ülke insanı için değerlere değer katan; düşünüp güzel söz/kelam eden  değerli bir insan.

Önceki gün medya önüne çıkıp yaptığı açıklamalar, sözler var ya... Tam da kulaklara küpe olacak türde...

Ali Koç, herkes gibi ülkesini ve yurdunu seven bir insan olarak, neyin, nasıl daha güzel, olgun olacağı konusunda kafa yoruyor. Sonra da bunları toplum önünde paylaşıp; bir tür pusula, radar olup sağlıklı yol gösteriyor herkese.

Her aydının görevi bu zaten...

Sayın Koç'un mesajlarının tümünün iyi yurttaşlık; iyi insan olma sorumluluğu çerçevesinde olduğunu görerek mutlu olan kişilerden biriyim. Hepten karamsar değilim ama, Koç'u diledikten sonra "Demek ki, böyle sağlıklı düşünenler de var aramızda...  " dedim içimden.

Benim yaşıtlarım ilkokulda "Yurttaşlık Bilgisi" ve “Aile Bilgisi" okuyarak yaşama atıldılar. Evde, sokakta, toplulukta, her yerde nasıl davranacağına ilişkin bilgileri ilkokul sıralarında bu iki derste öğrendiler.

"Atatürk Türkiyesi" böyle  sağlam bir temel üzerine atıldı ve bugünlere geldi.

Şimdi sözünü ettiğimiz  bu iki bağımsız ders nereye gitti?

Hangi eğitici(!) kafalar bu dersleri müfredat programında kaldırdı?

Bu iki dersin özünde insan, hayvan ve ülke sevgisinin kutsallığı anlatılıyor, belletiliyor diye -belli ki- birileri rahatsız oldu ve çocuklarımızın bu duygulardan yoksun yetişmelerini istedi.

Yoksa, başka kim böylesi bir kötülüğü yapmayı düşünebilir bu topluma?

Kim, her sabah ilkokulda okuyan çocuklarımızın "Andımız"ı yürekten coşarak söylemesinden rahatsız olur?

Demek ki, rahatsız olan varmış ki, çoçuklarımızın yaşamda kutsal düşünce ve davranış birlikteliğinde yol gösteren "Andımız" kaldırıldı.

*

Sayın Ali Koç'un; ülke ve insan sevgisinin kutsallığı konusunda yaptığı açıklamaları, öncelikle yöneticilerimizin sahiplenip, ona göre  düştükleri hizip/kavga ortamından kurtulmalarında kendilerine rehber edinmelerini dilerim.