Trabzon’un Akçaabat ilçesinin eşsiz yöresel tatlarını ve kültürel zenginlikleri tanıtmak amacıyla “Akçaabat’ın lezzetleri” etkinliği düzenlendi. Akçaabat Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde gerçekleştirilen etkinliğe Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim ve basın mensupları katıldı. Etkinlikte Akçaabat’ın meşhur köftesi, kuymağı, haşlaması, tereyağı, güz fasulyesi, aronyası, çileği ve zeytini katılımcılara sunulurken, uluslararası mutfak yarışmasında 3 altın ve 1 gümüş madalya kazanan lise öğrencilerine belgeleri verildi.
Etkinlikte bir konuşma yapan Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, Akçaabat’ın kültürü, spor başarıları ve eşsiz doğal güzellikleriyle dikkat çeken, birçok özelliği içerisinde barındıran bir şehir olduğuna dikkat çekerek, “Bunlardan Akçaabat yöresi horon, Akçaabat Sebat Spor ve Akçaabat Tütünü bu güzel ilçemize mal olmuş üç önemli unsurdur. Şehrimize çok katkıları olmuştur. Trabzon’un bu şirin ilçesi, yüzlerce yıllık bir yaşam ve kültür merkezi olarak tarih boyunca öne çıkmış, zengin mutfak kültürüyle de adını duyurmuştur. Akçaabat denince akla ilk gelen lezzet, elbette ki ünü dünya çapında yayılan Akçaabat Köftesi’dir. Bu efsanevi tat, özenle seçilen etlerin, Akçaabat’ın tertemiz havasında yetişen ürünlerin buluşmasıyla ortaya çıkar. 1945 yılında ilçemizin üretken insanları tarafından Akçaabat Orta Cadde de doğmuştur. Ancak Akçaabat mutfağı sadece köfteyle sınırlı değildir. Akçaabat Haşlama, lezzet ve sağlığı bir araya getiren geleneksel bir yemektir.1930 yılında Akçaabat İstiklal caddesinde ilk sunumu yapılmıştır. Akçaabat Tereyağı kahvaltı sofralarından tatlılara kadar her yemeğin vazgeçilmez bir parçasıdır. Bölgenin en çok tercih edilen ürünüdür” dedi.
"Akçaabat zeytini ilk olarak 1486 yılında resmi kayıtlarda yer almıştır"
Bölgeye has tarım ürünlerinin de Akçaabat’ın mutfak zenginliğini tamamladığını kaydeden Başkan Ekim, “Akçaabat Güz Fasulyesi, şehrin bereketli topraklarında yetişen, hem besleyici hem de çok lezzetli bir sebzedir. Yeni çıktığında iki ay gibi evlere misafir olur. En bol görüldüğü dönem Ekim ve Kasım aylarıdır. Hem yerel halkın mutfağında hem de çevre pazarlarında önemli bir yere sahiptir. Yine Akçaabat Zeytini, sofraların vazgeçilmez tadı olarak bilinir. Bu şehrin doğal tatları arasındadır. Akçaabat zeytini ilk olarak 1486 yılında resmi kayıtlarda yer almıştır. Akçaabat Kuymağı da ayrı bir yer tutar; tereyağı ve mısır ununun enfes uyumuyla ortaya çıkan bu lezzet, köklü bir gelenek olarak nesilden nesile aktarılır. Tatları kadar tatlılarıyla da öne çıkan Akçaabat, Akçaabat Un Helvası misafirlere şölen havası yaşatır. 1870 yılında Ali Efendi tarafından (sonradan bu sülale Gerigelmez soyadını almıştır. Tarihçesi bugünden 4 kuşak öncesine dayanır. Helvamız 4 çeşit malzemeden oluşur. Bunlar Un, Şeker, Su ve Tereyağ’dır. Akçaabat Aronyası ve Akçaabat Çileği, Aronya, hem taze tüketimde hem de çeşitli tatlılarda kullanılarak damaklarda unutulmaz izler bırakır. Akçaabat Belediyemizin üretim ve işleme konusunda öncülük ettiği bu yeni ürün ilçede çığ gibi artmaya başladı. Çilek, Trabzon’da fındık ve çayın yanı sıra çilek üretimi son yıllarda özellikle 2013 ve 2014’ten sonra artmaya başladı. Akçaabat’ta proje kapsamında yürütülen çilek yetiştiriciliği projesi 2015 yılında Çınarlık Mahallesi’nde başlatılmış, 2016 ve 2017 yıllarında Kaleönü, Darıca, Söğütlü ve Akçakale mahalleleri de projeye dahil edilmişti” ifadelerini kullandı.