AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı Basın Açıklaması - 7 Ekim 2024

Bugün, İsrail'in Filistin'e yönelik başlattığı insanlık dışı saldırının birinci yılı dolayısıyla bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu vesileyle, Filistin halkının maruz kaldığı zulmü bir kez daha güçlü bir şekilde reddettiğimizi ve Filistin davasını savunmaya devam edeceğimizi tüm dünyaya ilan ediyoruz. İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik başlattığı saldırılarda savunmasız sivilleri hedef almış ve uluslararası hukuku hiçe sayarak büyük bir insanlık suçu işlemiştir. İşlediği soykırım suçunu örtbas etmek için 7 Ekim’i bahane etmektedir. Ancak şunu belirtmek isteriz ki, 7 Ekim’i olayların başlangıç noktası olarak görmek, gerçeği çarpıtmaktır. 7 Ekim, İsrail’in katliam ve soykırım makinesinin hızlandığı ve şiddetini artırdığı bir dönemi temsil etmektedir.

Duygu Keleş: "Seçimler Bir Yarıştır, Benim Kazancım Hizmetimdir" Duygu Keleş: "Seçimler Bir Yarıştır, Benim Kazancım Hizmetimdir"

Bir yıl içerisinde 17 binden fazla çocuk ve 11 binden fazla kadın da dahil olmak üzere 42 binden fazla masum Filistinli, İsrail’in acımasız saldırılarında şehit düşmüştür. 7 Ekim'de başlayan bir süreç değil, 77 yıllık bir işgal ve zulüm tarihinden bahsediyoruz. Bu, topraklarından edilen, hakları gasp edilen ve katliamlara maruz kalan milyonların hikayesidir. İsrail’in Batı'nın çifte standardını sergileyen bir yapı olduğuna tanık oluyoruz. Bu noktada, uluslararası toplumun insan haklarını savunmada yetersiz kaldığını ve birçok Batılı devletin İsrail’i kınama cesareti bile gösteremediğini vurguluyoruz. Bugün hala uluslararası toplum, İsrail’i durdurmak için gerekli adımları atmaktan ve uluslararası hukuku işletmekten kaçınmaktadır.

İsrail, Batılı güçlerin Ortadoğu’da bir kaos ve istikrarsızlık kaynağı olarak bıraktığı bir yapı olmayı sürdürmektedir. İsrail, Nazi Almanyası'nın soykırımcı, ırkçı ve saldırgan ideolojisine benzer bir yapıdadır ve durdurulmadığı takdirde tüm bölgeyi ateşe atmaya devam edecektir. Bu nedenle bir kez daha haykırıyoruz: İsrail durdurulmalıdır! Netanyahu hesap vermelidir! Ayrıca, İslam dünyasının bu vahşet karşısında ortak bir adım atmamasından da dersler çıkarmalıyız. Türkiye olarak, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Filistin’in haklı davasını her platformda savunmaya devam ediyoruz. Sadece diplomatik yollarla değil, insani yardımlar ve kalkınma projeleriyle de Filistin halkının yanındayız. Türkiye, Filistin’e yapılan insani yardımların büyük çoğunluğunu karşılayan ülkedir.

Son olarak, iç cepheyi güçlü tutmanın önemine inanıyoruz ve tüm vatandaşlarımızı Türkiye’nin karşılaşabileceği uluslararası tehditler karşısında birlik olmaya davet ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın yıllardır dile getirdiği “Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep beraber Türkiye olacağız” şiarını bu vesileyle bir kez daha vurguluyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Editör: Gözde Üçüncü